taslaklar etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
taslaklar etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

3 Haziran 2010 Perşembe

Taslak -4



O
kuduğun çizgi roman kadar adamsın…
Hayalinde heidi yoksa
Alice harikalar diyarına gitmediyse..
Polyanna da üzülüp kibritçi kıza ağlamadıysan.
Kemalettin Tuğcuları okumamışsan
Köprü altı çocukları ile titrememişsen…
Teksas tommiks kurtarmadıysa hayalden kalelerini
Savaşmadıysa düşlerinde  tenten kötülerle… adam mısın?

*

benim çocuk gelinlere farklı bir bakışım var
küçük yaşta bir kız ile evlenenlere sözüm.
eşinizin dul kalmasını peşinen kabulleniyorsunuz
çünkü ondan yaşlısınız ve büyük ihtimalle daha önce öleceksiniz.
önce iyi düşünün. eşinizin dul kalmasına razı mısınız?

2 Haziran 2010 Çarşamba

Taslaklar -3


b
azen kendimizden biliriz.
başkalarını suçladığımız günahları bazen kendi mazimizden tanırız.

başkalarını körü körüne suçladığımız günahlar bazen kendi amel defterimizde çoktan yerini almıştır. suçladığımız insanlara insafsızca yargılarken suçları zaten kendimizden biliriz.

ben yaptımsa o neden yapmasın deriz. bütün suçları ve günahları kendimize bile itiraf edemediğimiz iç dünyamızdan geçen fırtınalardan tanırız.

o yüzden başkalarının hatalarına merhametsizizdir. o yüzden kendimiz yerine asacak birini buluruz kolayca. o yüzden bazı suçlar  hemen tanıdık gelir bize. çünkü en çok kendimizden biliriz.

O yüzden taşlamak gerektiğinde en acımazsız, en anlayışsız biz davranırız ve bize benzeyen suçluları
asla affetmeyiz.

Taslaklar -2 / aslolan


aslolan yerinde sabit durmak değil
ne olmak istediğine karar vermek ve ileri gitmektir.
yeri sürekli değişen bir deniz fenerine hiçbir denizci güvenmez belki ama istasyonda sürekli bekleyen bir trene de kimse binmek istemez.

* tez gelen her akşam ömürden giden kısa bir gündür...(söz)

yükselirken
üzerine bastıklarınız
borç taktıklarınız,sevilip ağlattıklarınız
basamaklardan inerken
aynı insanları göreceksin, o yüzden saygılı davran

31 Mayıs 2010 Pazartesi

Taslaklar -1 / şehirde


şehirde


yere tükürülmez
sokakta burun sümkürülmez
küfürle konuşulmaz
sigara adamın suratına üfürülmez
izmariti yere atılmaz
bira şişesi ormana atılmaz
sokağa işenmez..
dükkan önü mal doldurulmaz
caddelerinde dev kamyonlar dolaşmaz
kaldırıma parkedilmez
sokağına lağım akmaz
sehirde wcden çıktığında nasıl bir adam olduğun bellidir
sehirde kamyonlar rahat geçsin diye 10 yılda yetiştirilmiş ağaçlar kesilmez
sehirde kapı önüne çıkarılan ürünler ortalığı kirletmez
şehirde insanlar kendi kapısının önünü serbest ticaret bölgesi gibi boş bırakıp komşusunun önüne çekmez

gece 3.00 de  sarhoş narasıyla uykudan adam kaldırılmaz
minik köpekler belediyece itlaf edilmez
otobüslerine minibüslerine tıka basa yolcu alınmaz
tarihi geçmiş ürünler rafta hala satılmaz
sokak ortasında anne babası tarafından da olsa çocuk dövülmez,
erkekliğin şanındandır deyip hanım asla azarlanmaz.
ve  şehreminiler, şehrin yöneticileri güpegündüz uyumaz

(*) bu seride yazmayı düşünüp başladığım ama bir türlü bitiremediğim müsveddeler yer almaktadır. yazım hatalarını vs. düzeltmeden yayınlıyorum mazur görünüz...